Akıllı turizm ve yapay zeka
Dünya turizmin de yapay zeka uygulamaları e-turizm adıyla 1990 ların sonlarına doğru hızlandı.
Sürdürülebilir turizm ve herkes için ulaşılabilirliği amaçlayan yeni uygulamalar, akıllı hedeflerden memnuniyet ve gidilen ortamdaki yaşam kalitesini ve akıllı sağlık sistemlerini artırıcı faydalar sağlıyor.
Hızla büyüyen yapay zeka teknolojileri, artık dijitalleşen endüstriyel alanların her birinde, uygulama imkanı buluyor.
Ulaşım ve otel rezervasyonlarına hizmeti veren web siteleri, yaşamımızın her yanında görünür oldular. Bu uygulamalardan olumsuz etkilenen bir çok turizm seyahat acentesi; “köprü inşaatı yapan mühendislere saldıran yerel kayıkçılar” gibi davrandılar fakat sonuçta teknoloji tüm hızıyla sürdü.
Geleceğe uzana köprüler geri dönülmez biçimde inşa edildiler, Onu takip edemeyenlerin, “haksız rekabet” çığlıkları arasında yapay zeka ve robotik otomasyonların işbirliği sessizce bu köprüler üzerinden yol aldı.
İster “yapay zeka”, ister “yaratılmış zeka” diye tanımlansın, “artificial intelligance”; ” karmaşık bir konuyu algılama ve uygun kararlar verme” anlamına geliyor. Uygulamalarda, insan beyninin işleyisini taklit eden biçimde derin sinirsel ağlara benziyen ve kendi kendini eğiten, gelişen algoritmalar olarak görülüyor.
Daha şimdiden yapay zekalı robotlara özel “Google” uygulamasının varlığı bile gelinen seviyeyi anlamak için yeterli.
Diğer yanda bu gelişmelere paralel bir hukuk düzeni de gelişiyor hem ABD hemde AB de konuya özel sakıncaları ve zararları önlemek üzere çok ileri düzeyde hukuki kurallar hatta kanunlar oluşturuluyor.
Ülkeler; hükümetlerinin önderliğinde her tarafı dengeleyen bir akıllı turizm için kendilerine özel stratejiler belirliyorlar.
Yapay zekanın, turizm sektörünün her alanında uygulanabilmesi; gelir artırıcı, masraf azaltıcı yöntemlerin turizm şirketlerine uygulanabilmesi için artık bu konuda “özel ihtisas sahibi proje danışmanları” görev yapıyorlar.
Bu danışmanlar, seyahat destinasyonu ve turist paketleri,önerilen ilgi ekici yerlerin sıralı listelerini oluşturuyor.
Talebe göre rota planlanması kullanıcı profilinin temsili,öneri,çok değişkenli sistemlerde optimizasyon,otomatik kümeleme,belirsizlik yönetimi,şirketler için gelecekteki çalışma hatları gibi hizmetler veriyorlar.
Teknolojik yeniliklerin, her endüstriyel sektörde artan verimliliği desteklemesi gerçeği, turizm sektöründe de geçerli.
Artık seyahat acentelerinde ve hava taşımacılığı şirketlerinde farklı akıllı sistemler ve sohbet robotları kullanılıyor.
Yakın bir zamanda Turizm sektöründe daha fazla yeniden düzenlemeye yol açacak kişiselleştirilmiş çözümlerin geliştirilmesi bekleniyor.
Daha otomatikleşmiş bir gelecek için turizm sektörünün de hazırlanması, faydalı yapay zeka gereksinmelerini seçmelidir.
Turizm sektörü için akılcı ve pratikte de kullanılabilir akıllı otomasyonların benimsenmesi kolaylaştırılmalıdır.
Turlarda akıllı operasyon etkilerini denetlemek ve böylece sürdürülebilir bir akıllı turizme giden yolları oluşturabilmek için akıllı zekadan yararlanmak gerekmektedir.
Japonya da robot personelle hizmet veren ilk otelin açılmasından,bir çok hava alanlarında robotik uygulamaların başlamasından bu yana, dünyada özellikle hizmet sektörünün pahalı olduğu diğer yerlerde de hızla benzer uygulamalara geçmeye çalışılıyor.
Ülkemiz için öncelikli bir tercih gibi gözükmese de, sırf hizmet sektörü pahalı olduğu için bizimle rekabet edemeyen ülkelerin böyle bir avantajı elde ettiklerindeki doğacak yeni fiat ve durumlara da hazırlıklı olmalıyız.
Genel olarak “milli yapay zeka stratejilerimizin” (national AI strategies) içinde yer alması ümit edilen, “akıllı ve sürdürülebilir turizm de yapay zeka kullanım stratejilerimizin, dünyadaki gelişmelere paralel olarak sürekli yenilenerek oluşturulması artık acil bir ihtiyaçtır.
Pandemi süresince ve sonrasında gelişecek turizm talebinin, otel ve diğer konaklama tesislerindeki doluluk oranlarının gerçekçi olarak tahmin edilebilmesi ve bu sonuçlara uygun tanıtım faaliyetleri ve yatırımların yapılabilmesi de artık yapay zekanın sınırlarına girmektedir.
Yapay zeka programlarının bu saatten sonra turizm sektöründe yapılacak tüm harcamaların, her kuruşunu sorgulayabilecek bir yetkinliğe sahip olması hala kişisel çıkarları için yetkilerini kullananlarak para sarfedenler için yasal bir tehdit niteliğindedir.
Akıllı turizme tam olarak geçememizin önündeki en önemli nedenlerin başında da bu sebep gelmektedir.
Ofiste turist rotalarını seçen türdeki seyahat acentelerinin zamanı artık geride kalıyor. Turizm endüstirisindeki yapay zeka teknolojilerinin potansiyeli bir çok yeni alana yayılıyor.
Şu anda, seyahat markalarının ana hedefi, kişiselleştirilmiş müşteri deneyimini kullanarak “öğrenmektir”. Bu çok güçlü bir rekabet avantajıdır.
Bu gün yaşadığımız pandemi sürecinde sınırlı sayıdaki aşıya ulaşabildiğimiz bir ortamda, adil ve tıbbi önceliklerin belirlenmesi bile bir yapay zeka sorunudur.
Tıp insanlarımız ve yüz yüze öğrenci yetiştiren öğretmenlerimize tanınan ve toplumca haklı görülen öncelikleri bile yapay zeka ile çözümlenmelidir.
Yapay zeka adaleti ve avantajlarının, bir an önce çağdaş seviyede kullanılmasına geçilerek, uluslararası rekabet de üstün gelmek için; “sektörün tüm paydaşlarınca ortak stratejilerin geliştirilmesi zaruridir